İzmir’in son fötr şapka ustası
Türkiye’de sayıları gittikçe azalan fötr şapka ustalarından biri, hatta bu zanaatın İzmir’deki son kalesi olan Sami Ergener, çeyrek asrı devirdiği meslek yaşamında sürekli yenilik peşinde olmuş. Sami Usta’nın yeni hedefi ise Urla’da fötr şapka üretimine yönelik entegre bir tesis kurmak.
Hollywood filmlerinin gangsterleri ve özel dedektifleriyle girdi hayatımıza. Bir dönemin gözde aksesuarlarından biriydi. 1940’lı yıllarda moda oldu ve kıyafetlerin aranılan aksesuarlarından biri haline geldi. Bazıları için ise bir aksesuarın ötesine geçti. Casablanca’nın efsanevi oyuncusu Humphrey Bogart, pop müziğin kralı Michael Jackson, sinema tarihinin gelmiş geçmiş en başarılı serilerinden birinin kahramanı olan Indiana Jones, ünlü halk ozanımız Aşık Veysel, Türk siyasi hayatının önemli isimlerinden Süleyman Demirel ve daha niceleri gibi. Şıklığın ve prestijin simgesi olarak kabul edilen fötr şapka onlarla özdeşleşti adeta.
Bir döneme damgasını vuran bu aksesuar günümüzde çok fazla rağbet görmese de “fötrsüz çıkmam” diyenler hala var. İzmirli şapka ustası Sami Ergener de onların bu tutkusuna can veriyor. Çankaya’daki küçük atölyesinde tam 50 yıldır şapka üreten Sami Usta, fötr şapka üretiminin İzmir’deki son temsilcisi.
Ortaokul yıllarında harçlığını çıkarmak için bir şapka ustasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Ergener, bu zanaatin inceliklerini tek tek öğrenmiş. Her ne kadar şapkacı olmak gibi bir ideali olmadığını söylese de, el becerisi ve yaratıcılığı sayesinde kısa zamanda İzmir’in aranan ustalarından biri haline gelmiş. Öyle ki, İzmir’de ilk yıkanabilir şapkayı yapan da o, Yunanistan’a deri şapka ihracatını başlatan da. Sami Usta o yılları şöyle anlatıyor:
“Aslında şapkacı olacağım ve bu işi bu kadar uzun süre yapacağım aklıma gelmezdi. Hatta bu işi yapmayacağımı söylüyordum, büyük konuşmuşum. Askerden dönünce bir arkadaşımın yardım istemesi üzerine makinenin başına bir geçtim, bu güne kadar geldim. Aradan geçen 50 yılda hep yeni bir şeyler üretmeye çalıştım. Bir gün bir arkadaşım kız arkadaşıyla birlikte dükkana geldi. Kız arkadaşının şapkası sökülmüştü, yapmamızı istedi. Şapkaya bakınca yurtdışında yapıldığını anladım. Çünkü o yıllarda Türkiye’de üretilen şapkaların siper kısmı kartondan yapılırdı. Bir yağmurda hemen bozuluyordu. O şapkanın siperi ise plastikten yapılmıştı. Onu görünce ‘biz de yapalım’ dedim. Ancak günün teknolojisinde karton kalınlığında plastiği çekecek makineler yoktu. Güç bela birine yaptırdık ve böylece 1970’li yıllarda İzmir’de ilk yıkanabilir şapkayı biz ürettik. Diğer meslektaşlar da bizden görüp yaptı. Aradan yıllar geçti, bu kez deriden bir şapka yaptım. Yunanlılar gördü, çok beğendi. Anlaşma yaptık ve Yunanistan’a ihracata başladık. Bunun ardından 50 kişi deriden şapka yapmaya başladı.”
Sami Usta yaptığı işlerin taklit edilmesine üzülmüş ama pek çok zanaatkar gibi onun belini en çok büken de kalitesiz ve ucuz ithal ürünler olmuş. O da çareyi üretimi ve pazarlaması zor olan fötr şapkaya yönelmekte bulmuş.
Fötr şapka üretiminin herkes tarafından yapılamayacağını belirten Ergener anlattıkça bunun sebebi daha iyi anlaşılıyor: “Fötr şapka yapımı bilgi isteyen bir şey. Kumaşının meydana getirilmesi, kalıplanması ve piyasaya arz edilmesi başlı başına bir tecrübe gerektirir. Öyle kısa zamanda öğrenilip de yapılamaz. Diğer şapkalar gibi kumaşı kesip biçip dikmekle olmaz. Kaliteli bir fötr şapka üretilmesi için keçeleşme işinin iyi bilinmesi şarttır. Fötr şapka yapımında kalıp, sıcaklık ve nem çok önemlidir. En küçük bir hatayı bile kabul etmez. Sıcaklığı fazla verirsen yanar, az verirsen pişmez. Yapımı maharet ister kısacası.”
Türkiye’de sayıları gittikçe azalan fötr şapka ustalarından biri olan Ergener, hem zanaatinin hem de fötr şapkayı ayakta tutmanın mücadelesini veriyor aslında. Emektar Sami Usta’yı fötr şapka tutkunları da yalnız bırakmıyor neyse ki. Ancak Sami Usta’nın çabası bu kadarla sınırlı değil. İlerleyen yaşına rağmen çalışma azminden birşey kaybetmeyen Sami Usta, fötr şapka üretiminde standartları yükseltmek ve rekabet gücünü artırmanın peşinde. Fötr şapka üretiminde kullanılan yünün boyama, keçeleştirme ve şekil verilme işlemlerinin birarada yapılacağı entegre bir tesis kurmayı hedefleyen Ergener, bu projeyi Urla’da hayata geçirmeyi planlıyor.