Yorgun çehrenin iyileşme vakti!

Dalından zeytini, gökyüzünden maviyi peşinize takıp, Zeus’u da kendinize rehber edip düştünüz mü Bergama yollarına keyfinize diyecek yok. Restorasyon çalışmaları ile yenilenen tarihi mekanlar artık gülen gözlerle bakıyor Bergama’ya

 Yunan Tanrıları’nın, Mısır Firavunları’nın uğruna kanlar döktüğü, savaştığı, aşık olduğu topraklar üzerine kurulu Bergama… Belki de Savaş Tanrısı Nike’nin bu topraklarda doğmasına ya da Bergama Kralı’nın binlerce ciltlik kütüphaneyi bir çırpıda Kleopatra’ya bağışlamasına şaşırmamak gerek sırf bu yüzden. Tıbbın, eczacılığın anavatanında Allianoi ile şifa bulmak ya da Asklepion’da tanrıların şarkılarına eşlik etmek bugün bile mümkün hala. Dalından zeytini, gökyüzünden maviyi peşinize takıp, Zeus’u da kendinize rehber edip düştünüz mü Bergama yollarına keyfinize diyecek yok. Binlerce yıllık destanın tarihin tozlu sayfalarına yazıldığı Bergama’da, hem insanlar hem binalar nice olaylara aşklara, savaşlara, ölümlere, doğumlara tanıklık etmiş olacak ki, bugün biraz yorgun düşmüş. 

“Şimdi bu yorgun çehrenin iyileşme vaktidir” deyip kolları sıvayanlarsa dört bir yandan yenileme işlemlerine başlamışlar. Taşını toprağını kaldırdığınızda dahi, buram buram tarih kokan Bergama’nın yine birbirinden kıymetli ve görkemli yapılarının yenileme çalışmalarıysa dört bir yandan devam ediyor. Kimi kirli maskesinin ardından gün yüzüne çıkarılıyor, kimininse yorgun çehresi iyileştiriliyor. Bergama Belediyesi tarafından gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları ile tarihe ışık tutan mekanlar artık gülen gözlerle bakıyor Bergama’ya… 

Gazi Paşa İlkokulu 

1867 yılında Rum çocuklarının eğitimi için inşa edilen, 1955 yılına kadar da bu amaçla kullanılan eski Gazi Paşa Okulu’nun yıllar süren sessizliği 2008’de başlayan restorasyon çalışmalarıyla son buldu. Eldeki kayıtlar bu yerleşkenin, Bergamalı Rumların “Arrenagogion” dedikleri “Erkek Çocuk Okulu” olarak inşa edilen bina, bir “İlkokul” (Dimotiko), bir “Ortaokul” (İmigimnasiyum) ve bir “Anaokulu”ndan (Nipiagogion) oluşuyordu. Bergama’da 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı içerisinde bulunan yapı, 19. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilmiş. Mevcut kitabelere göre, binanın yapım tarihi 1867 olarak bilinse de kaynakların sonradan tahrip edilmesi sonucu kim tarafından yaptırıldığı bilinememekte. 1955 yılında geçirmiş olduğu yangın sonrası harap olan ve ardından terk edilen okul, İl Genel Meclisi’nin kararıyla restorasyonun yapılması ve kamu yararı adına kullanılması için Bergama Belediyesi’ne tahsis edilmiş. Zaman içinde hızlı bir yok olma süreci yaşayan bu yapı restorasyon çalışmaları sonucunda tüm görkemiyle ortaya çıkarıldı.

Okulun sokak kapısı tarafında bulunan kitabe binayı bir hayli ilginç kılıyor. Okul yerleşkesinin bir başka ilginç kısmı da, büyük bahçede bulunan ve Rumlar zamanında su deposu olarak kullanılan, Rumlar gittikten sonra Cumhuriyet Dönemi’nde okul çocuklarının su içmesi için yan duvarlarına çeşme muslukları konan, antik çağdan kalma, arkeolojide “Sacrofagos” denen taş bir mezar. 

Havra Binası 

Turabey Mahallesi’nde, İstiklal Meydanı’nda bulunan tarihi Havra, Kentsel Sit Alanı içerisinde yer alıyor. Efrayim Bengiat tarafından, babası Yitsak Bengiat’ın ruhu için 1875 yılında yaptırılan Havra Binası Bergama’da yaşayan Yahudi vatandaşların ibadet edebilmeleri için inşa edilmiş. 1948 yılında İsrail Devleti’nin kurulmasıyla Bergama’da yaşayan Yahudilerin büyük çoğunluğunun İsrail’e göç etmesi sebebiyle iki katlı görkemli yapı, bu tarihten itibaren terk edilmeye başlanmış. Göçlerin ardından sahipsiz kalan Havra, bir süre depo olarak kullanılsa da çatısında çıkan yangın sonrası çökmüş, harap hale gelmiş.

 Zengin natürmortlara sahip, ahşap süslemeleriyle Barok Dönemi özellikleri taşıyan, zemini siyah beyaz mermer ile döşenmiş binanın tüm bu güzellikleri gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları sonrası tekrar gün yüzüne çıkarılmış. Ancak günümüzde Bergama’da yaşayan Yahudi Tebaası’nın bulunmaması sebebiyle, bina artık ibadethane olarak hizmet vermeyecek. Bergama Belediyesi’ne tahsis edilen Havra Binası, bundan böyle kapılarını, kültürel etkinliklerin yapılacağı bir sergi salonu olarak ziyaretçilerine açmayı bekliyor. 

Kapalı Çarşı

Arasta içerisinde bulunan Kapalı Çarşı, Bergama Belediyesi tarafından ilk kez 1930 yılında onarılmış. 1980 yılından itibaren bir süre et ve sebze hali olarak da kullanılan çarşıda günümüzde ise; turistik amaçlı elektronik eşyaların satıldığı dükkanlar bulunmakta. Orta kısmında kabartma olarak yuvarlak bir saat bulunduran çarşı, bugün halen sağlam ve kullanılır durumda. Faaliyetlerine yenileme çalışmaları için ara verilen çarşı, Bergama Belediyesi tarafından yürütülen onarım işlemleri tamamlandığında tekrar alışverişe açılacak, tarihi yeniden alışveriş severlerle buluşturacak. 

Kütüphane 

Mimari üslubu ve cephe özellikleri göz önüne alındığında 19. yüzyıl sonunda yapıldığı düşünülen, eski kayıtlarda Merkez Komutanlık Binası olarak belirtilen yapı Bergama’da en son olarak İlçe Halk Kütüphanesi olarak kullanılıyordu. Yıllarca Bergama’ya kütüphane olarak hizmet veren bu tarihi bina, gerçekleştirilen yenileme çalışmaları sonunda yepyeni bir hal ve görünüm alacak. İçerisinde bulunan asma katın restorasyonun aslına uygun olması için kaldırılması sonucu kütüphane işlevini yitiren binanın tüm yenileme çalışmalarının ardından, Bergama Belediyesince kongre ve toplantı salonu olarak kullanılması planlanıyor.

Sosyal Hizmet Binası

Yıllarca ev olarak kullanıldıktan sonra Bergama Belediyesi’ne tahsis edilen, şimdiki adıyla Sosyal Hizmet Binası, yine Belediye tarafından devam eden restorasyon çalışmalarının ardından özellikle engellilere yönelik Sosyal Hizmet Binası olarak hizmet verecek.

 

Renkli Kalem Medya Grubu
Tüm Hakları Saklıdır ©