"Seferihisar, turizm anlay\u0131\u015f\u0131yla farkl\u0131 bir yere sahip"

Seferihisar Kaymakamı Resul Çelik, Seferihisar'ın kendi öz değerleriyle turizm dünyasında farklı bir yere sahip olduğunu ve uzun vadeli sürdürülebilir bir turizm anlayışıyla hareket edildiği takdirde çok daha iyi noktalara geleceğini söylüyor

Türkiye'nin ilk sakin şehri Seferihisar, bozulmamış doğası, tarihi ve yerel değerleriyle misafirlerine vaat ettiklerinden fazlasını sunuyor. Seferihisar'ı farklı kılan ise alışılmış turizm modellerinin dışında farklı bir konsepte sahip olması. Seferihisar’da turizmin tek argümanlı gelişmediğini, turistlerin artık yeni bir seyahat anlayışıyla hareket ettiklerini ve Seferihisar'ın tüm bu beklentilere cevap verebildiğini söyleyen Seferihisar Kaymakamı Resul Çelik, uzun vadeli sürdürülebilir bir turizm anlayışıyla hareket edildiği takdirde Seferihisar'ın bulunduğu noktanın çok daha ilerisine gideceğini söylüyor. Bilim çevrelerinin ve üniversitelerin bu noktada desteğine ihtiyaçları olduğunu sözlerine ekleyen Çelik, Dokuz Eylül Üniversitesi Seferihisar Fevziye Hepkon Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu tarafından düzenlenen “1. Bölgesel Turizm Kongresi"nin bu anlamda çok faydalı olduğunu söylüyor.

Seferihisar Kaymakamı Resul Çelik ile Seferihisar'ın Türkiye turizmindeki yeri ve geleceği hakkında konuştuk. 

- Seferihisar, Türkiye’de Cittaslow birliğine üye olan ilk yerleşim ve alışılmış turizm modellerinin dışında farklı bir konsepte sahip. Seferihisar’ ı farklı kılan nedir? Seferihisar’ın Türkiye turizmindeki yeri hakkında neler söyleyeceksiniz? 

Çelik: Seferihisar'ın yerleşim itibari ile diğer bölgelerden bir farkı yok. Ancak, Seferihisar’da gerçekleştirilen turizm modelinin diğer bölgelerden farkı var. Seferihisar’da turizm tek argümanlı olarak gelişmiyor. Dünya turizminin gideceği yöne doğru, turistin seyahat anlayışındaki değişikliklere, konaklama yerleriyle ilgili beklentilerine, yiyeceklerle ilgili düşüncelerine yönelik yeni bir turizm anlayışıyla hareket ediyor Seferihisar. Kendi öz değerleriyle, kendi turizm anlayışıyla turizm dünyası içerisinde yer almaya çalışıyor. Seferihisar’ın farkı budur.

- Cittaslow konsepti, Seferihisar’ın tanınmasında önemli bir rol oynadı. Peki bu durum Seferihisar’ın sakin dokusu, bozulmamış doğası için bir tehdit oluşturuyor mu sizce?

Çelik: Destinasyonlar arasında acımasız bir rekabet bulunuyor. Herkes memleketine, ülkesine veya turiste hizmet vermek istediği bölgeye daha fazla insan çekebilmek adına yoğun bir rekabet içerisinde. Bu durumda Cittaslow anlayışı, yani sakin şehir anlayışı sizin de ifade ettiğiniz gibi öncelikle bizim tanınırlığımızı, bilinirliğimizi önemli bir şekilde artırdı. Bölgede turizmin yoğunlaşması bu akımın bozulmasına sebep olur mu? Kesinlikle hayır. Tam tersine, Cittaslow olmamızı gerektiren bu yerel değerlerimizin daha da korunup güçlenmesine neden olur. Çünkü, bir yerin sakin şehir alanına dahil edilebilmesi için yerine getirmesi gereken bir takım kriterler vardır. Siz o kriterleri sağladıktan sonra o ünvanı elde edebilirsiniz. Biz bu kriterlerin hepsine sahibiz. Yerel mimari, yerel mutfak ve yerel değerler. Zaten turist de bunları görmeye geliyor. Değişen turizm anlayışıyla artık insanlar damak tadının peşinden gitmeye başladı. Gastronomi turizmi hızla gelişiyor. Seferihisar’da turizmin gelişmesiyle birlikte bu değerlerin kaybolacağı kanaatinde değilim. Her kalabalığın olduğu yerde doğal olarak bir takım bozulmalar olur, ancak Seferihisar’ın farkı burada tekrar öne çıkıyor. Biz bu turizm modelini yayarken, geliştirirken muhtemel sıkıntılarını da bertaraf edecek şekilde bir planlama, düzenleme ve anlayışla hareket ediyoruz. Evet haklısınız, ama biz de dikkatliyiz bu konuda.

- Sığacık Kaleiçi bölgesinde sokaklar kendine özgü yapısıyla yeniden düzenlendi. Kentin diğer bölgelerinde de buna benzer çalışmalar yapılacak mı?

Çelik: Seferihisar’ın değişik noktalarında, antik şehirlerin yanı sıra atalarımızdan bizlere miras kalan çok sayıda tarihi değer var. Sayın valimizin önderliğinde kültür mirası bu eserlerimizi tekrar ele aldık. Bu yıl, bu değerlerimizin yeniden ayağa kaldırılması ve gerekirse turizme kazandırılması yönünde iki projemiz olacak. Düzce’deki camii ve etrafındaki medrese. Bu konuda çalışmalara başladık, arkadaşlarımızla birlikte tespitlerimizi yaptık. Bu sene büyük ihtimalle bu eserleri ayağa kaldıracağız. Seferihisar’ın değişik yerlerinde buna benzer eserlerimiz var. Bu konuda valiliğimiz ile birlikte koordineli çalışıyoruz. Sığacık Kalesinin de eksik kalan yanları var. Turizm İl Müdürlüğümüz, Valiliğimiz ve Belediyemiz ile birlikte bu konudaki çalışmalarımız sürüyor. 

- Teos Antik Kenti tarihsel ve arkeolojik açıdan oldukça önemli. Fakat bir Efes veya Bergama kadar tanınmıyor. Teos antik kentini ön plana çıkarmak için neler yapılabilir?

Çelik: Anadolu’da buna benzer birçok bölgemiz bulunuyor. Bunları belirgin hale getirmek, dünyaya tanıtmak için önemli bir özelliğini mutlaka ön plana çıkarmanız gerek. Teos, antik çağda şairlerin, yazarların, düşünürlerin yaşadığı bir yer ve bildiğimiz kadarıyla o dönemde bir sendikaları da var. Bu çok önemli bir özellik. Teos’un bu özelliklerini dışarıya tanıtmak için neler yapabiliriz? Teos Antik kentinin bahsettiğimiz bu özelliğini nasıl çarpıcı bir şekilde dünyaya duyurabiliriz? Biz, bu konuda yerel yönetimle, sektör temsilcileriyle, bu işin profesyonelleriyle çalışmalar yapıyoruz. Teos’u çok çarpıcı bir şekilde, uluslararası üne sahip bir etkinlikle gündeme getirebilmek mümkün. Bu konu ile ilgili araştırmalar yaptığımızı söyleyebilirim.

- Seferihisar, jeotermal kaynaklar açısından oldukça zengin. Bu noktada sağlık turizmiyle ilgili yeni yatırımlar gündemde mi? İlçe bu potansiyelini kullanabilecek mi?

 Çelik: Bu konuda İzmir Jeotermal A.Ş ile çalışmalarımız sürüyor. Yönetim Kurulu Başkanlığını Sayın Valimizin yaptığı ve yerel yönetimlerden arkadaşımızın da bulunduğu bu şirket kanalı ile yeraltı kaynaklarımızı değerlendirmeyi düşünüyoruz. Şu an için iki özel karar alındığını ve piyasaya duyurulduğunu biliyorum. Bunlardan birincisi jeotermal kaynağın seracılık ve gıda kurutma sektöründe kullanılması. Biliyorsunuz Seferihisar aynı zamanda bir tarım ilçesi. Mandalinamızın ve incirimizin özel bir yeri var. Jeotermal kaynaklarımız meyve kurutma işinde ve seracılıkta kullanılabilir. Bu konuda Sayın Valimizin böyle bir kararları olduğunu biliyorum. Yatırımcılar bu manada bir yatırım yapabilirler. İkinci konu ise jeotermal enerjide turizm. Bu konuyla da ilgili çalışmalar devam ediyor. Yeraltı kaynaklarımızı en etkin ve verimli bir şeklide kullanmak adına güzel çalışmalarımız oluyor. 

- Yat limanından biraz bahsedelim? Özellikleri nelerdir? kapasitesi yeterli midir?

Çelik: Kendi segmenti içerisinde altın çıpaya sahip çok özel bir marinamız var. 490 tekne kapasiteli, 30‘a yakın teknenin de kanal boyunca bağlanabildiği bir marina. Hizmet kalitesi çok yüksek ve uluslararası alanda kendi segmentinde altın çıpa ödülüne sahip. Bir takım alt yapı eksiklikleri olabilir, ancak marinamızın Seferihisar’ımıza özel bir katkı yaptığını belirtmek istiyorum. Hem marinamız ile gururlanıyor hem de daha iyiye doğru hareket için fikir jimnastiği yapıyoruz 

- Seferihisar'ın turizmdeki geleceğini nasıl görüyorsunuz? 

Çelik: Tabiatımıza, etrafımızdaki güzelliklere zarar vermeden uzun vadeli sürdürülebilir bir turizm anlayışıyla hareket ettiğimiz takdirde Seferihisar bulunduğu noktanın çok daha ilerisine gidecektir. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Bu konuda bilim adamlarımıza, turizm akademisyenlerimize, turizm araştırmacılarımıza çok ihtiyacımız var. Üniversitelerimiz de bu konuya dahil olurlarsa bölgede turizmin kalitesi daha da artacaktır. Bu anlayıştan hareketle Fevziye Hepkon Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu iki güzel adım attı. Gastronomi bölümüyle yeni bir alan açtı ve bu bölüm önümüzdeki yıldan itibaren dört yıl olacak. İkinci önemli gelişme olarak civardaki üniversitelerin turizm fakültelerinin öğretim görevlileri ile bölüm başkanlarını davet ettiler ve "1. Bölgesel Turizm Kongresi" 24-27 Mart tarihleri arasında Seferihisar’da düzenlendi. Burada yapılan konuşmalar, bildiriler eminin hem bize hem yerel yönetime hem de turizm aktörlerine, sektör temsilcilerine önemli bir yol gösterici olacaktır. Üniversitelerimiz de bu işte bizimle birlikte hareket ettikleri takdirde Seferihisar turizmde çok daha ileri gidecektir.

- Seferihisar’da yapmaktan en çok keyif aldığınız şey nedir?

Çelik: Bizler, mülki idare amirleri olarak ilçenin ekonomik yönden, sosyal yönden, kültürel yönden gelişmesi için çaba gösteririz. Ben, Seferihisar'da her işi severek yapıyorum, aşk ile yapıyorum ve dolayısıyla yorulmuyorum. Ekibimi seviyorum, ilçemi seviyorum, ilçem için bir hizmet yaptığımda mutlu oluyorum. Vatandaşımızın ekonomik yönden sıkıntılarını giderebildiğimizde kendimi mutlu hissediyorum. En çok da eğitim alanında yapılan çalışmalar beni mutlu ediyor.

Renkli Kalem Medya Grubu
Tüm Hakları Saklıdır ©