Demir raylarda nostalji

Çamlık Buharlı Lokomotif Müzesi, metal gövdelerinde tarihi taşımış lokomotifleriyle Avrupa’nın en büyük tren koleksiyonlarından birisini oluşturuyor.

Metal gövdelerde taşınan tarihin aynasını tutan bir müze var İzmir’de. Alanında dünyanın en önemlilerinden sayılan ama Avrupa’nın en büyük koleksiyonu olarak bilinen Çamlık Buharlı Lokomotif Müzesi… Ziyaretçilerini 50 bin metrekare alanda demir raylar üzerinde nostaljik bir yolculuğa taşımak için bekleyen Çamlık, görülmeye değer bir açık hava müzesi konumunda. Özellikle 1970’li yıllardan sonra dünyaya gelen neslin ve küçüklerin eski filmler dışında bilmedikleri lokomotiflerin dünyasına yolculuk adına…

İzmir- Selçuk yolu 10. kilometresinde bulunan Çamlık Buharlı Lokomotif Müzesi, Türkiye’nin ilk demiryolu olan İzmir-Aydın demiryolunun Çamlık köyünden geçmesi nedeniyle kuruldu. 1856-1866 yılları arasında inşa edilen bu hatta en yüksek nokta olan Aziziye, merkez istasyon olarak belirlendi. 1937 yılında Ege manevraları için özel beyaz renkli treni ile bölgeye gelen Atatürk, buraya karargah kurdu. İşte o sırada Büyük Önder’in isteği üzerine Aziziye ismi, Çamlık olarak değiştirildi.

Hüsamettin Mısırlıoğlu’nun da Çamlık istasyonu için anılmadan geçilmemesi gereken bir katkısı var. İstasyonun 1947 yılına kadar şefliğini yapan, Atatürk’ün ziyaretinin tanığı olan Mısırlıoğlu, 5 çocuğunun yanında, kendi deyimiyle her bir lokomotifin, vagonun ve her bir makinistin de babası olmuş, ‘çeliğin dokusu, kömürün kokusuna’ sevdalanmış. Mısırlıoğlu emekli olduktan sonra istasyonun yakınında bir benzin istasyonu açmış ve bir gün oğlu Atilla Mısırlıoğlu ile geliştirdiği proje ile alan tren müzesine dönüştürülmüş. Bayrağı devralan Atilla Mısırlıoğlu, çocukluğunu da yaşadığı bölgede müzenin kurulmasının ardından burayı devletten 49 yıllığına kiralamış. Çevre düzenlemesinden lokomotiflerin bakımına kadar büyük bir özveriyle sahip çıkmış metal yorgunu konuklarına.

Bugün 50 bin metrakare açık alan üzerine kurulu olarak dünyada söz sahibi hale gelen Çamlık Açıkhava Buharlı Lokomotif Müzesi’nin girişinde, bir tamir atolyesi ve Atatürk’ün çamlık istasyonuna gelişinde çekilmiş özel fotoğrafların sergilendiği bölüm bulunuyor. Alman, İngiliz, Fransız, Amerikan, İsveç ve Çekoslovak yapımı olan ve bu ülkelerden ithal edilen 35 buharlı lokomotifin en eskisi 1887, en yenisi 1952 yılına ait. Bunların arasında dünyada sadece iki adet olan ve odunla çalışan İngiliz yapımı bir lokomotifin yer aldığı müzede, Hitler’in 2. Dünya Savaşı’nda özel olarak yaptırdığı 3 silindirli lokomotif de ilgi çekiyor. Ayrıca 4 vinç, su pompaları, motorin taşıma tankı, 1 açık ve 1 kapalı yolcu vagonu, su cenderesi ile 1850 yılından kalma bir tuvalet ve 900 metre uzunluğunda eski bir tünel de müzenin konuşlandığı alanda bulunuyor.

Müze bahçesinin orta bölümünün sağında yer alan dönüş paneli çevresine bir kısım lokomotifler dizilmiş durumda, diğerleri ise yeşil arazinin her köşesinde. Bugün yorgun ama ihtişamlı gövdeleriyle dünya savaşını, kurtuluş savaşını görmüş posta trenlerinden yük ve yolcu trenlerine tarihin tanıklarının eşliğinde, zaman tünelinde gezmek mümkün. Selçuk’tan 10 dakika uzaklıkta bulunan müzeye, minibüslerle ulaşılabiliyor. İzmir’den ise Basmane Garı’ndan hareket edip, Çamlık İstasyonu’ndan müzeye yönelebiliyorsunuz. Genellikle nisan ve mayıs aylarında okul guruplarını ağırlıyor, sezonluk ise on beş bin yerli, yabancı ziyaretçisi mevcut. Müze içerisinde restoran ve kafe de hizmet veriyor.

Geçmiş ile bugün arasında demirden bir köprü kuran emektar raylar, ebedi istirahatlerindeki lokomotifleriyle nostalji için ziyaretçilerini bekliyor.

Renkli Kalem Medya Grubu
Tüm Hakları Saklıdır ©